May 2, 2007

juan sen misin?


bugün bizi tekrar ziyarete gelen teskanın kendini bir başka isimle tanıtması her ne kadar benim bayıldığım bir hareket olduysa da tayfunun pek hoşuna gitmedi.tabii ki artık adı kunna olan teska ya hissettirmedi bunu. onun yerine biraz gölün kenarına gelsene benle cümlesine gülümseyerek cevap verdi. gerçekleşen bu durum tayfunun yani bizim bir özetimizdi aslında. hep beraber ömrümüzü kimseye bir şey çaktırmadan geçirmenin yollarını arıyoruz. başarılı olduğumuzu söyleyebilirim öyle olmadığımızı bilerek ve kimse bir şeyden şüphelenmez. kesinlikle başarılı olduğumuzu düşünüyorum.


tayfunun göl gezintisinden, kaptanın aptal mı aptal yolculuğundan dönmesini bekliyorum. kapının çalınmasıyla koşarak kapıyı açıp hızımı alamadan evden çıkıp uzaklara koşmak istiyorum. nefesim bitene kadar, durmadan. belki biri yetişmeye çalışıyordur diyerek arada bir arkama bakmadan. akşamüstüymüş mesela kapı çalındığında hep akşamüstü kalsın. zil çalınca kapıyı açıp koşan bir kadın göreyim daha akşam olmadan. tayfun koşup giden kadının arkasından bakıp "bazen koşmak gibisi yoktur" desin.

No comments: