April 7, 2007

hububat


elimizde olmayan sepetlerle sizleri pikniğe davet ediyoruz
papağanlarınızı getirin sevgimizle boğalım
kumarbazlar ve içkiciler için alemlerarası yazarlık kursları

tayfunun listelere olan düşkünlüğünü unutmamanı istiyorum. onun yaşamak konusundaki becerisini. listelerinin biri böyle başlıyordu aklımda kaldığı kadarıyla. listenin başlığıysa şöyle: bugünkü gazeteden ilgimi çeken ilanlar. üstünden ne kadar uzun süre geçerse geçsin defterini açıp okuduğunda, "bugünkü" yazarken hangi günü kastettiğini hemen anlayacağına hiç kuşkum yok.

tayfundan bahsederek başlamak istedim yazmaya çünkü tayfun hepimize iyi gelir bunu biliyorum.

unutmamanı istediğim başka bir şey de bütün o "bana hiç bir şey iyi gelmiyor artık" zırvalarını midemin kaldıramadığı. kabalaştığımı düşünme. başka türlü ifade edemezdim.

şu öngörü lafına nasıl gıcık olduğumu bildiğini sanıyordum. sanırım bir daha sana yazmayacağım. bir şeylere içerlediğim için falan da değil. öylesine yazmayacağım sana, içimden geldiği gibi.

tayfunun bizimle yaşamaya ilk başladığında bize söylediği bir sözünü de unutmayabilirsin pekala.tam tamına şöyle demişti: belki bulaşık yıkayamam ama yaşanması gereken ne varsa yaşarım. bununla tavlamıştı bizi, unutmuş olamazsın. bulaşıkları da hepimizden iyi yıkıyor olduğunu sonradan anlamıştık.


geri gelmeden önce haber ver. evde olalım.
kolu yırtılmış elbisenin,
içinden görünen dirsek.

No comments: