March 17, 2007

ölesiye mutlu

kaptan biraz kaba saba bir adam. bu bir yandan iyi sanki. bir yandan iyiyse de öbür yandan kötüdür. küçük olayları sevmiyor o. hafif yokuş aşağı olan bir yolda yürümek, hele yolun sonu denize varıyorsa, beni mutluluktan öldürebilir mesela. bendeki gereksiz coşkular yoktur onda. ve bunu hiç anlayışla karşılayamıyorum. geçen gün ona, bir keresinde böyle bir yoldan inerken içimden ne kadar çok fas'a gitmek geldiğini bilemeyeceğini söyledim. şöyle bir kafasını çevirip baktı. söylemese de saçmaladığımı düşündüğünü hemen anlayabiliyordunuz.
bendeki sorun da bu işte neyim varsa herşeyi anlatıyorum kaptana. anlatmadığım günlerde de o anlayıveriyor. dün akşam içimden süt içmek geldi mesela, hiç kalkacak gibi de değildim tayfuna seslensem beni duyup duymayacağı belli değildi, kaptan zaten emrivakiden nefret ederdi. söylemiyordu ama hemen anlayabiliyordunuz nasıl nefret ettiğini. ben de boşverdim sütü mütü. birazdan süt getirdi bana. böyle de biridir kaptan. ne yapsanız hoştur.

No comments: